Venezuela yakın geçmişinde Hugo Chavez’in birinde özne, diğerinde de nesne olmak üzere başrollerinde yer aldığı iki önemli darbe girişimi yaşamıştır. Bunlardan ilki 4 Şubat 1992 tarihinde Chavez’in henüz ordu mensubuyken Devlet Başkanı Carlos Perez’e karşı gerçekleştirmek istediği “Operacion Zamora”, diğeri de geçtiğimiz haftalarda 10. yıldönümü olan 11 Nisan 2002 tarihli ve Chavez’e karşı yapılmak istenen “Carmonazo” darbe girişimleridir. Venezuela’da Ekim ayındaki Başkanlık seçimleri yaklaşmaktayken bu iki hükümet karşıtı darbe girişiminin iki parçalık yazı dizisi halinde kısa birer incelemesini ve bunlarla bağlantılı olarak son yıllarda Venezuela’da egemen olan liberal-sosyalist çatışmasının bir resmini sunmaya çalışacağız.
4 Şubat 1992 günü Venezuela, kimilerine göre ülkenin siyasi tarihinde dönüm noktası sayılacak bir olaya şahit olmuştur. Daha önce isimleri kamuoyunda henüz duyulmamış olan Yarbay Hugo Rafael Chavez Frias ve diğer 3 Yarbay arkadaşı önderliğindeki bir grup asker, IMF etkisi altında neoliberal politikalar uygulayan dönemin Devlet Başkanı Carlos Andres Perez’e karşı darbe girişiminde bulunmuş, ancak darbe girişimi başarısızlığa uğrayarak Chavez ve arkadaşlarının hapse girmesiyle sonuçlanmıştır. Elbette bu darbe girişimi birdenbire olmamıştır. Bu olayın arka planını görebilmek için biraz geçmişe gitmemiz gerekir.
Venezuela, 1948-1958 yılları arasında yaşadığı Marcos Perez Jimenez diktatörlüğünden sonra ülkedeki üç büyük siyasal parti olan AD (Accion Democratica), COPEI (Comite de Organizacion Politica Electoral Independiente) ve URD’nin (Union Republicana Democratica) demokrasiyi güçlendirmek adına bir araya gelerek oluşturdukları Punto Fijo paktının başlangıcından 1980’li yıllara kadar kayda değer bir refah seviyesinde yaşamıştır. Özellikle petrolden ve ABD ile olan siyasi işbirliğinden elde ettiği güç sayesinde Latin Amerika’nın ekonomik açıdan göze çarpan ülkelerinden birisi olmuştur. Ancak üretimin yeterli seviyede olmaması ve ülkenin petrole alternatif gelir kaynakları yaratmada yaşadığı sıkıntı, 1970’lerin ortasında rekor kıran petrol fiyatlarının daha sonraki dönemlerde düşmesiyle birlikte dış borcu artan Venezuela’yı zora sokmuş, 1979-1984 arasındaki Luis Herrera Campins (COPEI) ve 1984-1989 arasındaki Jaime Lusinchi (AD) hükümetlerinin ülkeyi krizden çıkarmayı başaramaması ve hatta “Kara Cuma” olarak adlandırılan 18 Şubat 1983 tarihinde devalüasyona gidilmesi gibi meseleler ülkedeki gidişata dair ciddi tartışmalara yol açmıştır. Böyle bir ortamda, daha önce 1974-1979 yılları arasında AD partisinin lideri olarak Devlet Başkanlığı yapmış ve dış politikadaki başarılarının yanında özellikle ülkedeki demir ve petrol sanayilerini kamulaştırarak* ülke ekonomisinin değer kazanmasını sağlamış olan Carlos Andres Perez, halkın kendisine olan inancı ve hatta kurtarıcı olarak beklentisi sayesinde 1989 yılında tekrar Başkanlık koltuğuna oturmuştur. Ancak bu sefer gerçekten vahim durumda olan ülke ekonomisini tekrar eski günlerine getirmek kolay olmadığından önceki döneminden farklı olarak IMF destekli neoliberal paket politikalarını uygulamaya geçirmiş, bu doğrultuda piyasa ekonomisine -faiz oranları ve fiyatlardaki kontrolün ortadan kaldırılması, ithalatı kolaylaştıran vergi düzenlemelerinin yapılması gibi- geniş serbestlikler getirmiş ve petrol ürünlerinin fiyatlarında artışa gitmiştir. Bu önlemlerin belirli kesimler tarafından sorunları çözmek yerine ülke ekonomisinin taşlarını yerinden oynatarak yoksulluğu daha da derinleştireceği öngörülünce 27 Şubat 1989 tarihinde Caracazo adıyla anılan ve devlet güçlerinin şiddet uygulayarak bastırdığı ve pek çok kişinin hayatını kaybettiği protesto gösterileri yaşanmıştır. 1992 yılında yaşanacak olan darbenin belki de en büyük besleyicisi işte bu olaylar olmuştur.
1983 yılında Chavez ve bir grup asker MBR-200 (Movimiento Bolivariano Revolucionario-Bolivarcı Devrimci Hareket) adıyla kurulan sosyalist-milliyetçi düşünceye sahip bir örgüt için gizlice yemin etmiş ve bu örgüt ordu içerisinde zamanla sessizce büyümüştü. Böyle bir oluşumun varlığından 1992 yılına kadar pek çok kimsenin haberi yoktu. 4 Şubat 1992 tarihinde Chavez önderliğinde bir grup asker, Devlet Başkanı Carlos Andres Perez’in o yılki Davos Zirvesi’nden dönmekte olduğu esnada başkent Caracas ve ülkenin diğer dört eyaletinde isyan bayrağını çekmiş ve Operacion Zamora olarak anılan hükümet karşıtı bir darbe girişiminde bulunmuştur. Ancak Başkanlık Sarayı’ndaki koruma görevlilerinin müdahalesi neticesinde bu girişim başarısızlıkla sonuçlanmış, Chavez ve arkadaşları teslim olduktan sonra tutuklanarak hapse atılmıştır.** Darbe Hugo Chavez açısından başarısızlıkla sonuçlanmıştır sonuçlanmasına ancak bu olay Venezuela tarihinde bir dönüm noktası da olmuştur. Halk, darbe yöntemini esasında tam anlamıyla desteklememiş olsa da, Hugo Chavez’i ve MBR-200 örgütünü ilk defa tanıma fırsatı bulmuş ve özellikle kendisinin bu eylem sonrası “Comandante Chavez” sıfatını kullanarak yaptığı televizyon açıklamasında amaçlarının başarısızlığa uğramasıyla ilgili kullandığı “por ahora” (şimdilik) sözü kendisinin halkın gözünde yepyeni bir umut kaynağı olarak yer etmesini sağlamıştır.*** Bu yüzden 4 Şubat 1992 tarihi Chavez için son derece önemlidir. O gün yaşanan askeri başarısızlık aslında ileride Chavez açısından son derece büyük bir siyasi başarı haline dönüşecektir. Öyle ki Chavez bu tarihi Venezuela’da sosyalist devrimin başlangıcı olarak saymakta ve her 4 Şubat’ta başkent Caracas’ta görkemli kutlamalar gerçekleştirmektedir. Bu olayla beraber, ülke siyasetinde yıllardır var olan ve 1980’lerdeki ekonomik krizle büyük darbe alan Punto Fijo düzeni çözülmeye başlamış ve AD ve COPEI partileri arasındaki çatışmalar iyice güçlenmiştir. Asıl önemlisiyse Chavez 2 yıl beklediği hapis hayatından daha sonra kurtularak MBR-200 tarzı silahlı bir örgütlenme yerine silahsız hareket etmeye karar vermiş, 1997 yılında Movimiento Quinta Republica (MVR) partisinin kurulmasıyla beraber sivil bir siyasi lider olarak Aralık 1998 seçimlerine girerek % 56’lık oy oranıyla ülkesinin Devlet Başkanı seçilmiştir. Chavez işbaşına geldiğinde anayasada birtakım değişikliklere gitmiş, ardından 2000 yılında yeniden yapılan seçimlerde oyların bu sefer % 59’unu alarak tekrar Başkan seçilmiştir.
Chavez’in göreve başladığından beri sosyalist devlet ve toplum anlayışının inşası için gerekli yasalar getirmesi ve devlet kaynaklarının bu yönde kullanılması, hatta onu destekleyenlerin bile kendisinden Robin Hood olarak bahsetmesine sebep olan kamulaştırma politikalarının yaygınlaşması büyük iş çevreleri tarafından büyük tepkiyle karşılanmakta, bu da ülkede varlıklı kesimle yoksul kesim arasında sosyoekonomik çatışmalara yol açmaktadır. Bunlarla ilgili örneklere ve onların bir neticesi olan 11 Nisan 2002 darbesine yazı dizimizin ikinci bölümünde değineceğiz.
* Carlos Perez 1976 yılında bugün halen var olan PDVSA (Petroleos de Venezuela S.A.) şirketini kurarak petrolü kamulaştırmıştır.
** Hugo Chavez ve tutuklanan diğer darbeciler daha sonra 1994 yılında dönemin Devlet Başkanı Rafael Caldera’nın getireceği afla beraber tekrar serbest kalmış, ancak ordudaki görevini mecburen bırakmıştır.
*** Kendisi bir röportajında, “bir gün Simon Bolivar’ın vatanında devlet sistemini değiştirmek için başa geçmeyi” aklına 1974 yılında Carlos Perez’i Devlet Başkanı olarak ilk defa gördüğünde getirdiğini söylemiş ve ne tesadüftür ki bundan neredeyse 20 yıl sonra yaşanan bu olay yine Carlos Perez’e karşı gerçekleşmiştir.
KAYNAKLAR
– Martinez, Jeudiel. “Que fue el 4 de febrero?”, Alba TV. 4 Şubat 2012. Erişim tarihi: 12 Nisan 2012. http://albatv.org/Que-fue-el-4-de-Febrero.html
– “El 4 de Febrero de 1992 en imagenes.” Lapatilla. 4 Şubat 2012. Erişim tarihi: 12 Nisan 2012. http://www.lapatilla.com/site/2012/02/04/el-4-de-febrero-de-1992-en-imagenes/
– “Hugo Chavez Frias.” CIDOB. 28 Mart 2012. Erişim Tarihi: 14 Nisan 2012. http://www.cidob.org/es/documentacion/biografias_lideres_politicos/america_del_sur/venezuela/hugo_chavez_frias
– “20 años La rebelion que cambio a Venezuela.” Extra de Monagas 3 Şubat 2012. Erişim Tarihi: 12 Nisan 2012. http://www.extrademonagas.com.ve/index.php?option=com_k2&view=item&id=4952:20-a%C3%B1os-la-rebeli%C3%B3n-que-cambi%C3%B3-a-venezuela&Itemid=127&tmpl=component&print=1
– “Golpe de Estado de febrero de 1992 en Venezuela” Wikipedia. 24 Nisan 2012. Erişim Tarihi: 28 Nisan 2012. http://es.wikipedia.org/wiki/Golpe_de_Estado_de_febrero_de_1992_en_Venezuela
– Presidentes de Latinoamerica – Hugo Chavez Frias.(Hugo Chavez’le Bir Röportaj) Röportajı yapan: Daniel Filmus. http://www.youtube.com/watch?v=GvKdOOBUtE4
Kıvanç SAĞIR